"Başkasını değil de hep bu kızı buluyorlar" dedi. O kız, bendim. Beni bulan ise yardıma muhtaç bir can. Sahiden de öyleydi... Nerede olursam olayım benim karşıma çıkarlardı. Çünkü ben kayıtsız kalmazdım. Ne olursa olsun elimden geleni yapardım. Vurdumduymaz davranmaz, sesimi çıkarırdım. Gerekirse bağırırdım. Çünkü onlar bağıramazlardı. "Bana yardım et!" diyemezlerdi. Sadece senin gözlerinin içine bakarlardı. İşte her şey orada saklıydı. Sevgi... Tabi anlayana...
Bugünün gündemi ise nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde duvarları tellerle çevrili ve kapısı kitli bir evin bahçesinde tutsak kalan sokak köpeği... Evin sahipleri bir senedir eve gelmezken ve köpeğin sağdan sola koşturarak ağladığını duyarken aklımda tek soru vardı. "Ben onu nasıl dışarı çıkaracağım?"
"Girdiği yerden çıkar" laflarına karşı ben onu oradan çıkardım. Evet, çıkardım. Ve inanın onun kuyruk sallayarak koşması her şeye bedeldi. Onun gözleriyle ettiği teşekkür bana yeterdi.
İşte... Bir gün bahçede tutsak kalmış bir köpek, başka gün gözleri açılamadan düştüğü yerde sıkışan yavru bir kedi, diğer gün hasta olduğu için uçamayan bir karga ve yüzlercesi... Bugün o köpeği sadece balkondan izleyerek yorum yapanları görünce "İyi ki..." dedim. Hani "Başkasını değil de hep beni buluyorlarmış ya..." İyi ki beni buluyorlardı. Üzülsem de, bazı zamanlarda elimden bir şey gelemese de hiçbir şeye kayıtsız kalmadığım için vicdanım oldukça rahat. Bahsetmeden geçemeyeceğim... Tüm bu olanların yanı sıra köpeğe tellerin arkasından su koyan koca yürekli insan... Seni de iyi ki buluyorlar ve umarım hep bizi bulurlar.